Hamam Böcegi
Hamam böcekleri, sıcağa olan bağlılıklarından ve önüne çıkan herşeyi yiyebilme özelliklerinden dolayı bütün yaşamsal alanlarda, özellikle de unlu, şekerli, yulaflı mamülleri ve eti tercih ettiklerinden dolayı ev, üretimhane ve işyerlerinde en çok karşımıza çıkan böcek türlerinin başında gelir. Duvar çatlak, yarık ve boşlukları, dolap, raf ve tezgahların alt ve arka kısımları gibi karanlık, hafif nemli ve pek rahatsız edilmeyecek bölgelere yuvalarını kurarlar. Geceleri aktif duruma geçerler. Bir saatte 6 kilometre yol katedebilir, bir gece içerisinde bir binanın her noktasına rahatlıkla ulaşıp, yiyecek aramak için kontol edebilirler.
Türkiye’de üç türü bulunan, “Alman Hamam Böceği”, “Doğu Hamam Böceği” ve “Amerikan Hamam Böceği” mekanik taşıyıcılık yaptıklarından dolayı verem, tifo, kolera, dizanteri, hepatit, mantar, antrax, zatürre ve parazit gibi çeşitli bir çok bakteri, virus ve mikroorganizmayı bünyelerinde taşır ve bulundukları her bölgeye direkt bulaştırırlar.
Haşere türlerinde sık rastlandığı gibi, hamam böcekleride yumurtlama ile çoğalırlar. Tek seferde yüzlerce yumurta bırakabilen bir çift hamam böceği, 1 yıl içerisinde 30-35 milyon kadar yumurta bırakabilir. Ancak, sırtta taşınan yumurtaların yerlere dökülmesi, ortama yayılması ve göze görünmemesi insan sağlığı ve yaşam kalitesi açısından çok büyük bir sıkıntı teşkil eder. Çok hızlı bir şekilde üremeleri ve dayanıklı yapıları kontrolü güçleştirir.
Bulunulan ortamda sadece bir tane hamam böceği bile farkedilse, bu devamının olduğunun bir göstergesidir. Hızlı bir şekilde tedbir alınmaz ise, açılacak olan yumurtalar tüm alana yayılır ve bünyelerine aldıkları bakteri, mikrop, mantar ve virüsleri gezdikleri heryere dışkı, salya ve yumurta yolu ile direkt bulaştırırlar. Dolayısıyla, bir çok hastalığın sebebi veya tetikleyicisi konumundalardır.